I AM HERETO SHARE...

ÖNEMLİ OLAN NASIL GÖSTERDİĞİMİZDİR
NEYİ GÖSTERDİĞİMİZ DEĞİL....

9 Ocak 2011 Pazar

SOKAK EFENDİLERİ

İşte ben onları hep büyük bir zevkle seyrettim. O kadar büyük bir zevk ki bu belki bazılarını onlarca kez bıkmadan usanmadan seyrettim. Beyaz atkılı adamlar, eşleri ile - o tarz aile yemeklerine eşler getirilir; sevgililer değil- çok ama çok fiyakalı bir İtalyan lokantasında pahalı yemekler yerler. Eşlerine kıymetli özür hediyeleri verirler. Neyin özrü mü? Bu ay seninle ilgilenemedim, seni aslında bildiğin gibi aldatıyorum, sabrın için müteşekkirim.... Bu liste uzar gider. Ama o sofradaki aile her şeye rağmen çok kıymetlidir ve her zaman korunur.... Rugan ayakkabılarına kan sıçramış bu sokak efendilerini tanıdınız değil mi? MAFYA....

Hemen hemen hepsi İtalyan'dır bu mafya ailelerinin. Çoğu da ezilerek yükselmiş Sicilya kökenlidir. Heyacanlı ve bunu asla saklamayan, hayalperest, okumakta gözü olamayan, kolay para kazanma düsturu ön planda olan, aptal aşık ama iyi aşık,ekmek peynir gibi adam öldürebilen ve bu konuda muazzam yetenekli olan, karizmatik, seksi ve yakışıklı erkekler....Onların dünyasında en önemli şey Ailedir. Ama onların aile anlayışı biraz geniştir ve her ne pahasına olursa olsun korunur. Hiç kimse ailenin tasvip etmediği ya da edemeyeceği bir şeyi yapmaya kalkmaz bile.

Onların üçüncü elidir tabanca. Çok kolay kullanılır. Amaç adamı temizlemektir ve tereddütsüz gerçekleştirilir yeri gelince. Babasını bile tanımaz bunlar; hele de Allah muhafaza yamuk yapan aileden ise uzun uzun düşünülür nasıl cezalandırılacağı.... Ve kimin yaptığı hep gizlenir diğer aile bireylerinden. Bu ailelerin hepsinin genelde bir bar ya a lokanta işleten 'Büyükleri' olur ve ara sıra ona gidilip ruh dinginleştirilir. Bununla birlikte oldukça da dindardırlar. Bütün mafya filmlerinde bir veyahut bir kaç kilise sahnesi vardır. Hele o muhteşem cenaze sahneleri her seyrettiğimde tüylerimi diken diken eder. Büyük gösterişli siyah arabalardan inen, şapkalı somurtkan ve tetikte, iri yarı yakışıklı mafya babaları, siyah elbiseleriyle kadınları ve onların küçük boyları, çocukları... Uzun sekanslarda kullanılan bu cenaze çekimleri alıcıyı öyle etkiler ki ölenin öldüğünü hakettiğini düşünmeden edemez....

Evet, ben hep mafyadan yana oldum bu filmleri izlerken. Scarface'i izlerken son cinnet sahnesinde onun hissettiklerini anlayıp iki de benim sıkasım geldi sağa sola kötü adama 'İyi geceler...' demeden önce... Godfather'da Coppola'yı 'Ne yaptın be abi sen?' diye samimiyetle sorgulamıştım Al Pacino karısını kapıya koyduğunda. 1970,1974 ve 1990 yıllarında bizleri sarsan Godfather -özellikle oyuncu yönetimi ve cast ile öne çıkan yapımlardır- mafyayı anlamamızı ve içselleştirmemize çok yardımcı olmuştur. Sınırsız para, gece hayatı, evlilik dışı ilişkiler, bol alkol tüketimi ve kolay çekilen ve istenmeyeni temizleyen tabancalar... Ve çok sıkı ve aslında konsarvatif bir aile... İşin içinden çıkılmaz gibi geliyor değil mi? Ama seyri o kadar büyük bir zevktir ki doyamazsınız.......

Scorsese 1990'da patlatmıştır bombasını Goodfellas'la. Ne diyologlar vardır bitip tükenmeyen. Çoğu eleştirmen tarafından en iyi mafya filmi olarak ön plana çıkarılacak kaar iyi bir yapımdır. Ama Joe Pesci bence o filmde kendini aşmış bizi de koltuğa çivilemiştir. Spider'i gereksiz vurduğu sahnede kendini savunurken kullandığı dil insanı hayretler içerinde güldürür:


[Tommy has shot Spider]
Jimmy Conway: I'm fucking kidding with you; you fucking shoot the guy?
Henry Hill: He's dead.
Tommy DeVito: I'm a good shot, what do you want from me? I'm a good shot.
Anthony Stabile: How could you miss at this distance?

Yine de favorimi sorarsanız benden Palma'nın 'Carlito's Way' cevabını alırsınız. O film beni giriş sahnesiyle vurmuştur. Al Pacino'nun muhteşem ötesi olgunlaşmış oyunculuğu ve akıl almaz yakışıklı romantizmi ve elinde silahı.... Temizlenmek arzusunda eski bir mafya elemanı ve onun kendini temize çekme hikayesinde ona eşlik eden iyi oyunculuğuyla alıcının kendisine 'Piç herif...' demesini sağlayan Sean Penn.... ' A fever is gonna kill you faster than a bullet!!!!!!( Bir iyilik seni bir kurşundan daha hızlı öldürecek)' repliği benim için en önemli hayat tecrübelerinden biridir. Bu filmde siyah takım elbiseli yumuşak siyah saçlı, aslında insan, mafya elemanının hayata tutunma çabası beni çok ama çok derinden sarsmıştır....

Yedinci sanatın en çok alıcı çeken Mafya filmelrinin en sonuncularından biri bence en teknolojik olanı yine Scorsese'nin yine oscar ödüllü Departed filmidir. Bu arada Mafya filmleri akademi tarafındaan epeyce ödüllendirilmiştir. Departed'da da işin içine derin devlet gerçeğini sokan Scorsese bu konudaki takıntısını da 2010'da Boardwalk Empire adlı dizide devam ettirmiştir
ve bu konunun çok ama çok eski yıllara dayanan inkar edilemez bir gerçek olduğunun altını çizmiştir.

Onları izlemeyi çok seviyoruz çünkü onlar bizim yapmak isteyip de yapamadıklarımız yapıyorlar. Çekip vuruyorlar,aldatıyorlar ama terkedilmiyorlar, paraları var, hatta oraya buraya sürüyorlar ve buna rağmen kalbimizi kazanıyorlar. Garip değil mi? En azından ben kendi adıma onları çok sevdiğimi kabul ediyorum. EVET ben Montana'yı, Conway'i, DeVito'yu, Brigante'yi, Corleone'leri çok seviyorum....

İYİ GECELER KÖTÜ ADAMLAR......
EN AZINDAN SİZİ TANIYORUZ....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder